in clear [obsolete] - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
in clear [obsolete] açıkça expr.
  • Equatorial Guinea is in clear breach of every human rights convention it has signed.
  • Ekvator Ginesi imzalamış olduğu tüm insan hakları sözleşmelerini açıkça ihlal etmektedir.
Show More (-2)